Retargeting kurguları, düşünürken insanı mutlu eden, hem kendi zihninin hem de kullanıcıya ulaşma stratejilerinin sınırlarında dolaşmayı sağlayan enfes bir keyiftir. En azından benim için böyle 🙂 Bu yazımda retargeting türleri ile yeni tanışanlara, detaylı bilgi arayanlara ve aklındaki bilgileri sıraya sokup toparlamak isteyenlere sesleniyorum!
Retargeting Türleri Nelerdir?
Öncelikle burada site içi retargeting ve site dışı retargeting olarak temel bir ayrım yapmak istiyorum. Bu çatının altında açıklama yapmak hem daha kolay hem de daha anlaşılır olacaktır.
Site içi retargeting türleri, kullanıcıyla yeniden etkileşime geçmek (re-engagement) ve/veya kullanıcıyı daha fazla ürün alması için ikna etmekte (up-sell) kullanılır. Sitemizi daha önce ziyaret etmiş bir kullanıcıyı elimizde tutmak ve onu mümkünse satın alıma ikna etmek için site içinde yaptığımız aktiviteler için kullanılan bir yöntemdir. Site içi retargeting’e birkaç kurgu ve örnekle devam edelim.
Spesifik olarak bir ürünü görüntülemiş olan kullanıcıları, sitede çeşitli alanlar yaratıp, ürünü tekrar görmesini sağlayarak hedeflemek: A marka zigon sehpa görüntüleyip almayan kullanıcıya ana sayfada “size özel” gibi bir bölüm açarak baktığı ürünü göstermek.
Bir ürün grubundan satın alım yapmış kullanıcıyı bir sonraki ziyaretinde o ürünle beraber kullanabileceği tamamlayıcı bir ürünü ya da sektöre bağlı olarak ikamesini göstererek satın alıma yaklaştırmak: A marka bir spor ayakkabı alan kullanıcıya, “bunu alanlar bunu da beğendi” gibi bir bölüm açarak A marka koşu çorabı önermek ya da benzer ürünler üreten B markasından bir başka spor ayakkabı teklif etmek (çünkü artık spor ayakkabı tercih ettiğini biliyoruz).
Site dışı retargeting türleri ise adı üzerinde, kendi sitemiz dışında yeniden hedefleme çalışmaları yapmak için kullanılmaktadır. Aşağıdaki birkaç örnek de sıkça karşımıza çıkan, maruz kaldığımız ya da maruz bıraktığımız site dışı retargeting çalışmaları olarak sıralanabilir:
Site içinde bir ürün görüntüleyen ama satın almamış olan kullanıcıları affiliate marketing yoluyla baktığı haber siteleri, okuduğu bloglar vb. yerlerde yakalamaya çalışmak.
Yukarıdaki kitle ilgili ürünü Google, Yandex, Bing gibi bir arama motorunda arayıp, bulmaya çalışıyorsa, eklediğimiz remarketing listesi ile onu hedefleyip “buna zaten bakmıştın, hadi gel al” mesajını iletmek.
Facebook, Twitter gibi sosyal ağlarda custom audience hedeflemesi yaparak, daha önce benzer ürün almış kullanıcıları tekrar hedefleyip tamamlayıcı ya da ikame ürün önermek.
Mail datamıza, ilgili kullanıcıları hedefleyip segmentlere ayırarak özel iletişim çalışmaları yapmak.
Retargeting Nasıl Kurgulanır?
Burada da ufak bir ayrım yaparak başlamak istiyorum. Öncelikle self-servis retargeting yapıp, kurguyu da takibi de kendiniz yapabilirsiniz. Bunun için Google Remarketing servisini örnek gösterebilirim. Retargeting hizmeti alıp, kurgudan optimizasyona her adımı bırakmak isterseniz de ajanslardan ve freelance çalışan uzmanlardan yardım alabilirsiniz.
Bütün bunları okuduktan sonra, “sen neden seviyorsun bunu ya?” diye düşünenler ya da “ben yaparım tamam ama benden daha iyisi mutlaka vardır” diyenler olabilir. Onlar için de aşağıda sektörün önemli birkaç firmasını sıraladım. Algoritmalarına güvenip, şans vermek isterseniz: